Kyoto, Japan
- Elif Demir Gülocak
- 2 Eyl 2019
- 3 dakikada okunur
Güncelleme tarihi: 5 Eyl 2019
Tokyo benim dünyada en merak ettiğim şehirlerden birisiydi. Kore programımız oluşmaya başladığında, koreye yaklaşık 2 saatlik uçuş mesafesinde ve vizesiz olduğu için tokyo ve kyoto şehirlerini de programa eklemeye karar verdik.
İlk önce Seul'den japonyanın Kyoto şehrine geçtik.(Jin air, Jeju air.. rahatlıkla kullanabilirsiniz.)Kyoto'ya geçmek için öncelikle Osaka şehrine inmek gerekiyor.Osakadan Kyoto metro ile yaklaşık 50 dk sürüyor.
Bizim kaldığımız otel Gojo bölgesindeydi, apart bir oteldi ve çok memnun kaldık. (https://www.citadines.com/ja/japan/kyoto/citadines-karasuma-gojo-kyoto.html?utm_source=google&utm_medium=gmb&utm_campaign=CitadinesKarasuma-GojoKyoto)
Japonya ile ilgili en merak edilen konu dil konusudur. Özellikle metrolarda ingilizce olmadığı için insanlar zorlandıklarını hatta yolu kaybettiklerini söylerler.
Gitmeden önce bende çok korkmuştum ama korktuğumuz gibi olmadı.
Evet herşey japonca ancak daha önceden yurtdışı metrosu ile ilgili bilgisi olan bu metroyu da kısa sürede çözebildiğini görecektir.
Japonlar çok yardım sever bir millet olduğu için onlara soru sormaktan çekinmemelisin.
Çoğu ingilizce bilmemesine rağmen yardım etmek için ellerinden geleni yapıyorlar.
Metro için günlük kart almanı tavsiye ederim, kyoto için 600 yen olan bu kart tüm şehri rahatlıkla gezmeni sağlayacak.

Japonyada kaybolmak istemiyorsan mutlaka internete bağlı olduğundan emin olmalısın. Malum türkiyeden alınan yurtdışı paketleri japonyada geçerli değil ve japonyada çoğu yerde wifi olmasına rağmen o da bizler için yeterli değildi.
Bu nedenle biz Osaka Havalimanı'ndan X-com Global firmasından wifi router kiraladık.
Bu wifi router'ı dönüşte Tokyo Havalimanı'nda (eğer tokyoya geçilecekse), terminal 1 de teslim etmen gerekiyor bu önemli bir ayrıntı..
Kesintisiz internetimizle birlikte kyoto sokaklarını keşfe çıkmaya başladık..
Kyoto'da toplamda iki gün geçirdik. İlk izlenimimiz çok eski bir şehir olduğuydu.
Sokak aralarında tapınakların olduğu, binaların eski ve bakımsız olduğu, tokyoya göre daha sakin ve ucuz bir şehir..
Kyoto'da ilk günümüzde çok merak ettiğimiz çay seramonisini denedik. Kimono giyerek matcha çayı demlemeyi öğrenmek yaşadığım en ilginç deneyimlerden birisiydi..
Biz bu deneyimi expedia üzerinden satın aldık ve çok memnun kaldık. Kyoto'nun merkezinde kaldığımız otele yürüme mesafesinde bir yerdi. ilk katında kimonoları giyinmene yardımcı oluyorlar, üst katta da toplamda max. 6 kişi olan gruplar halinde matcha çayı demlemenin inceliklerini gösteren bir sunum yapıyorlar.
Kyoto'ya gidersen mutlaka denemelisin! (KIMONO TEA CEREMONY MAIKOYA KYOTO)
İkinci günümüzde yine expedia üzerinden satın aldığımız bir günlük bir turla kyotonun daha dışına çıkıp Arashiyama(Bamboo Forest), Fushimi-Inari tapınağı,Kita-ku shrine ve Nara Deer Park'ı gezdik.
Sabah 9'da bizi merkezden almaları ile başlayan turumuz akşam 6'da yine merkeze dönmemizle son buldu.
Kita-ku Shrine
Turumuzun ilk durağı, gördüğüm en etkileyici alanlardan birisiydi.

Arashiyama,Bamboo Forest
Turumuzun ikinci durağı olan Arashiyama çok güzel bir bölge, yalnızca içinde bulunan bambu ormanları ile değil aynı zamanda sokakları ile de görülmeye değer bir yer.
Japon sokak lezzetlerini tadabileceğin çeşitli küçük dükkanları, kafeleri, tokyodan daha orjinal ve ucuz ürünlerin bulunduğu hediyelik eşya satan mağazaları ile tüm bir gününü rahatlıkla burada geçirebilirsin.
Bizim toplamda iki saatimiz vardı, hızlı bir tur yapabildik, daha çok vakit ayırmanı tavsiye ederim.
Fushimi-Inari Temple
Turumuzun üçüncü durağı kyotonun meşhur Fushimi-Inari tapınağıydı. Tapınağa çıkarken geçilen yolda sağlı sollu bir çok sokak büfesi seni karşılıyor.Kokular biraz rahatsız edici ancak yine de bir şeyler yemeden ilerlemek çok zor.
Yine tapınak yolunda hediyelik eşya satan bir çok yer bulabilirsin.
Hediyelik eşya alışverişini Kyoto'dan yapmanı tavsiye ederim, Tokyo'da hem daha pahalı hem de bu kadar orjinal ürün bulmak zor olabiliyor.
Nara Deer Park
İşte günlük turumuzun en sevdiğim durağı, Nara Deer Park! Nara'da bulunan tapınağa giden yolda geyiklerin sana doğru gelip kendilerini sevdirdiklerini görürsen şaşırma! Burada bu iş halini almış, insanlar etraftaki esnaftan yem alıp geyikleri besliyorlar.Bu kadar yakından onlarla temas kurabilmek çok eğlenceli ve ilginç bir deneyimdi.
Kyoto yolculuğumuz bu kadardı, kısa ama dolu dolu bir 2 gün yaşadık..
Tokyo izlenimlerim bir sonraki postta!
Gezgin Rakunu ziyaret ettiğin için teşekkürler!
Comentários